Simdi bu “ne getirelim” sorusunu bize getirmenizi istediklerimiz gibi algilamis olabilirsiniz, bunu kastetmedim ama bavulda yeriniz varsa guzellik de yapariz derseniz isteriz elbette birseyler 🙂
Ama aslinda sair burada gocmen olarak bu ulkeye- yani kalici- gelmeyi planlayan hatta gelmek uzere olanlara sesleniyor. Ey yolcu diyor tabii ki hangi eyalete sehre gidecegine gore degisir ama genel olarak cok endiselenme!
Insanlarin burada bulamayacaklarini dusundukleri, hasretini cekmekten korktuklari, getirsek mi acaba diye dusundukleri seyler olabiliyor. Ote yandan yillarca ve halen bir korku filmi edasiyla TV’lerde donen Avustralya Gumrugu konusu da olunca biz de kendi tecrubelerimiz ve cevremizde duydugumuz, gordugumuz , okudugumuza gore 2 kelam edelim dedik.
1- Kalca’nin neyi ne yaptigi muhim degildir de; salcanin yemegi yemek yaptigi kesindir. Degistirilemezdir hatta degistirilmesi teklif dahi edilemezdir. Kisacasi domates salcasi, biber salcasi hatta daha genelde Turk yemegi pisirebilmemiz icin yillardir alistigimiz malzemeler var mi oralarda?
Olma mi ? ( tabii tecrube ile Melbourne ve duyduklarimiza gore Sydney’de durum bu. Diger sehirlerde durum biraz daha kisitli ve farkli olabilir.) Efendim biraz arastirildiginda bu ulkeye de bir cok ulkeye oldugu gibi 1950’lerde baslayan hatiri sayilir bir buyuklukte Turk gocu olmus zamaninda. Genel olarak kozmopolit ve bir united colors of Benetton tarzindaki sehrimizde etnik koken hatta bolgesel bazli gettolasmalar mevcut. Yani demem o ki her millet gibi Turk’lerinde mahalleleri ve dolayisi ile envai cesit Turk marketleri var. Hatta buradan tum ulkeye dagitim yapan toptancilar da var. Bildiklerim arasinda Basfood ve Kahvecioglu var. (Reklamlara girdi ama yapcak birsey yok.)
Neler aliyoruz buralardan? Efendim marka adi vermeyeyim ama TR’deyken en sevdigim marka biber ve domates salcasi, citlemelik cekirdek ( Izmirliler icin ceviri : cigdem:)) , sele zeytin, sivri biber ( turk marketleri disinda hep carliston var cunku), dolma biberi, turk tarzi taze fasulye (gerci bunlari italyan marketlerinde de bulmak mumkun genelde), turk cayi ( baya baya caykur cay),tarhana, cokoprens vs akliniza ne gelirse 🙂
Dolayisi ile cantaya salca vs atmaya calismayin. Ha ben ille de anamin tarhanasini istiyorum. El emegi, mis, anacigim yapmis sonucta diyorsaniz. Yazar burada kendinden bahsediyor, onu da ulkeye nasil sokabilirsinizi birazdan anlatacagim.
Bakiniz Tayfun’un yaptigi Turk Marketi kayidi
2- Hava nasil oralarda usuyor musunuz? Iclik, yun don atlet vs getirelim mi? Guzel soru. Ben de yine tam olarak nereye gidiyorsunuz diye sorarim. Gozumuzun bebegi Victoria eyaletimize geleceklere, cevaplar burada.
Daha once baska bir cok yazida da belirttigimiz gibi buranin da gayet kisi var. Tamam kar yagmiyor ama sabah saatlerinde ozellikle 1 dereceyi goruyoruz. yani ben atki ve eldiven kullandim. Yani kisa yakin geliyorsaniz ya da tum esyalari getiriyorsaniz kisliklari da getirin tabii. Hatta evlerin cogunde yalitim ve isitma cok iyi olmayabiliyor. Bu nedenle ev için icinizi isiticak siirlerinizi :))) saka saka patiklerinizi, hirkalarinizi da gayet alabilirsiniz 🙂
3- Napak ev esyalarini, yatagi yorgani da mi yuklenek kardes? Iste bu da cevaplamasi cok subjektif bir konu. Yani hali hazirda kurulu duzenimiz var, esyalar daha gıcır yani aldik bunlari biz, cok para verdik zamaninda kiyamam bebisim onlar benim diyorsaniz, bir cok arkadas gerek konteynir kiralayarak gerekse de cesitli kargo firmalari araciligi ile getirdiler. Boyle bir kayginiz yoksa- bizim yoktu, zira esyamiz yoktu :)- tabii ki bavullari alip gelebilirsiniz. Sonrasi ister esyali ev tutmak, ister yavas yavas duzmek evi, ister ikeaya gidip bir ev esyasini alip donmek, ister bizim gibi 2.el esyalardan yuva kurmak olsun.. gerisi size kalmis:) ( Cok yardimci olmadim bu bolumde galiba ama sorusu olan varsa elimizden geldigince acariz konuyu)
4- Kitaplarim olmadan asla! diyenlerden misiniz? Ya da “ee kitap isini napicaz” diyenlerden mi? Bastan soyleyeyim salca bulma kolaylaginda Turkce kitap bulunmuyor.. Her ne kadar bazi turk semtlerinin yerel kutuphanelerinde tek tuk turkce kitaplar olsa da sanirim yeterli degil. Bazi arkadaslar kindle ve ebook ile cozuyorlar bu konuyu bazisi da TR’deki es dost araciligi ile yollattiriyorlar kendinlerine. Turkiyedeki online kitap sitelerinde buraya gonderide sorun yasadigini soylemisti bir arkadasim. Ben de Turkce kitaplari da online satan UK merkezli ( galiba) bir web sitesi buldum. www.bookdepository.com buraya da gonderi yapiyorlar gayet. Ama ben bavula olabildigince kendi kitaplarimdan sigistirdim. Haa ama tabii dergi isi biraz uzucu. Tr’ye ziyarete gidip gelen arkadaslardan ” bise lazim mi” sorusuna cevap artik “penguen, Uykusuz, Ot dergi vs alsana bir kac sayi” oluyor…Siz siz olun arkanizda size buraya kitaptir dergidir yollayabilecek bir kac guzel kalpli minnos arkadas oldugundan emin olun :
5- Gelelim Avustralya’ya girise yani gumruk macerasi: gümrük kısmı çok basit arkadaşlar. Yiyecek, içecek, ahşap malzemesi almıyorlar. Tütün ve alkol gibi ürünlerde fişini, faturasını gösterirseniz belli ölçülerde giriş hakkı var, her ülkede olduğu gibi. Ha bir konuya açıklık getirebiliriz belki. Yiyecek, içecek sokmuyorlar ama biz şunu yaptık. Gülce’nin annesinin yaptığı harika pul biberdir, tarhanadır malzemeleri güzelce paketletip, üzerine etiket yapıştırdık, oldu mu sana bir ülker, bir yayla, bir vita. Uçakta verilen belgelere de şunları şunları bagajımızda getiriyoruz dedik. Bütün rakamlar net olacak ama. Adam kağıda bakınca, bavulu açtığında aynı şeyi görecek. Yoksa o belgesellerde ki gümrük gerçek olabilir. Neyse efendim, sonra bunlar sizi kontrole alıyor, işte köpek falan kokluyor. Sonra teşekkür edip evinize gidiyorsunuz. Ha misal ben nargile için katar’dan tütün almıştım, 50 gramlık on paket. Onu bildirdim forma. Dediler ki bize, en fazla 100 gram izni var, ama hepsini sokmak isterseniz, vergisini ödeyin. Bir vergi rakamı söyledi aklın durur. İmar bankası mübarek. Tütüne alkole yüksek faiz diyor resmen. Dedim yok kalsın. Gözümün önünde aldı attı adam mis gibi tütünü be. Bunların dışında gümrükte bir sorun yaşamadık. Tek geçerli akçe güven. Doğru söyleyin, geçin gidin. Ben yaparım, ederim derseniz saygı duyarız 🙂
bizim blog gördüğünüz gibi bu aralar ciddi işler yapıyor. Sanki bir sorumluluk aldı üstüne. Ama yok, en kısa zamanda bir gezintilik yapıp, eski yarak-kürek haline getireceğiz, merak etmeyin. Şairin dediği gibi; “adamım, bu küçük işlere ben bakarım”
g’day mate.
yakın bir zamanda ailevi sebeplerden dolayı avustralya melbourne’ye pılımızı pırtımızı toplayıp gelmeyi düşünüyoruz. annem önce mal beyanında bulunacak konsolosluğa pasaporttu vizesi bilmem neydi uzun sürecek gibi duruyor fakat sanırım oraya yerleşmeyi düşünüyor. birkaç bilgi tartaklayayım dedim bende sizi buldum. yaşım 14 bu arada, çok büyük bir sorumluluk var üzerimde. hayırlısı olsun madem. yazılarınızı heyecanla okuyorum saygılar.
selamlar Yaren, senin ve ailen hakkında hayırlısı olsun. İnşallah her şey güzel gelişir. kendine iyi bak. bizi de haberdar et. sevgiler.
avustralya melbourneye gideceğim hediye olarak paketlenmiş lokum ve leblebi geçermi
Selamlar, uçakta bir form veriyorlar, orada beyan ederseniz sıkıntı olmaz sanırız. Üç gün önce arkadaşlarımız getirdi, sorun olmadı.