Üniversite yıllarında en yakın arkadaşım ile birtakım tuhaflıklarımız vardı. İsmini vermeyim şimdi kendisinin ama okuyorsa anımsayıp gülecektir o da.. Mesela derslere girmeyip girmeyip bir sınavdan kötü aldık diyelim. Aynı zamanda özel hayatta olumsuzluklar var. Hemen bir boş kağıt çıkarılır. En tepesine kocaman harflerle “IMPORTANT DECISIONS” diye başlık atılır. Sonra başlardık madde madde yazmaya hayatımızın bu yeni(!) dönemine dair kararlarımızı:
Bundan sonra ne olursa olsun derslere hep gireceğiz
Derslerde hep not tutacağız
Haftada şu kadar saat ingilizce ders çalışacağız
Hatta ingilizce kitaplar alıp okuyacağız
…

…
Bu liste uzaaar giderdi. Altına da imzaları çaktık mı; bir iyi hissederdik ki kendimizi değmeyin keyfimize.. Hadi derdik bunu kutlayalım, çıkıp güzel bir şeyler yapalım… Sonra tabii, tahmin edebileceğiniz üzere en fazla birkaç hafta sonra bu kararların lafı edilmezdi. Önce kendimizi sonra karşımızdakini utandırmamak adına ikimizde o kağıdı ortaya dahi çıkarmazdık. Artık bıçak kemiğie dayanınca –ki muhtemelen finaller öncesi ya da sonrası- oturup bu sefer yeni bir “IMPORTANT DECISIONS” hazırlardık. Aslında hemen hemen aynı kararları biraz farklı, çoğunlukla daha sert bir dille yazardık…
***
Yıl olmuş 2013… Gelmişim 32 yaşıma.. Dün gece oturdum, düşündüm.. Acaba bir important desicions listesi mi yapsam diye.. Aslında bu listeye uyup uymamak değilmiş mesele onu farkettim. Önceliklerini belirlemekmiş hayata dair. Yani kendin farketmekmiş. Ciddiye alıp almamak senin elinde ama hayata rota çizerken “napiciik şimdi hoju” cümlesi gibi birşeymiş..
Yapmadım liste, tabii ki.. Ama uzun uzun düşündüm. Yaptığım tercihleri, önceliklerimi, istediklerimizi, hayallerimi, sevmiyorum dediklerimi, kıymetli zaman ve enerjimi neye ne kadar harcadığımı, geçmişte verdiğim emeklerin değip değmediğini… uzun uzuun düşündüm..
Sonra derin bir nefes aldım… İçimde çok büyük ve VERY IMPORTANT bir DECISION belirdi:
Hayallerim ve isteklerimi öncelik listemin başında tutup ona göre hareket edeceğim. Ama hayallerimin bile olsa beni ele geçirmesine, ayaklarıma ve zihnime pranga olmasına izin vermeyeceğim.
Mevlam görelim neyler, neylerse güzel eyler cümlesini gönülden diyeceğim…